Duyurular
74 Yıl Önceden Olağanüstü Bir Kitap

74 Yıl Önceden Olağanüstü Bir Kitap

AlperEfeAtaman
| 3

İlk olarak sosyal medya platformunda yeni kurulan 'Türk Satranç Tarihi' adlı gruptaki paylaşımdan haberimin olduğu, 1946 İstanbul Satranç Şampiyonluğu Turnuva Kitabı, elime 30 Ekim'deki İzmir depremi gerçekleşmeden yalnızca dakikalar önce geçti. Depremin birkaç saat sonrasında, yaşadığımız ilk korkuyu atlattıktan sonra eve birkaç eşyamı almak için girdiğimde gözüme çarpan bu tarihi çalışmayı da çantama koydum.

İstanbul Satranç Kulübü'nün 1 No'lu yayını olan 72 sayfalık bu kitabı hazırlayanlar aşağıdaki şekilde:

- Mazhar Nedim Göknil (Başkan)
- Ali Rıza Alpar (Kâtip)
- Musa Tebi (Üye)
- Mübin Boysan (Üye)
- Selim Palavan (Üye)
- Villi Kornfilt (Üye)

Başkan Mazhar Nedim Göknil önsözünde, turnuvanın genel seyrinden daha çok, Türk satranç tarihine ışık tutmakta. Şahsen ben, ülke satrancında kurulmuş ilk satranç kulübünün İstanbul Satranç Derneği olduğunu sanıyordum. Oysa, M. Nedim Göknil "...satrancı, Avrupai anlamında tam bir dimağ ve kültür sporu haline getirmek ve modern satrancı son ilmi tekâmülleriyle yurdumuzda tanıtıp yaymak üzere meydana gelen ilk teşekkülün 1936'da kurulan Ankara Satranç Kulübü" olduğunu belirtiyor. Hazırlanan çalışmayı ise şu şekilde değerlendiriyor: "Bu kitap dış âlemde Türk satrancını artık daha ciddi bir ışık altında gösterip tanıtmaya yarayacağı kadar yurdumuz meraklılarının - ve hele gençlerimizin - satranç bilgilerini ilerletmekte ve arttırmak üzere müracaat edebilecekleri hakiki bir ilim ve teknik rehberi mahiyetini taşımaktadır. İçindekilere atılacak ufak bir nazar bu sözlerde hiç de mübalağa edilmediğini göstermeye yeter..."

Önsözün ardından giriş yazısını kaleme alan İstanbul Satranç Kulübü Kâtibi Ali Rıza Alpar olmuş. Alpar yazısında, turnuvanın teknik detayları ile sporcuların gösterdikleri performansları mercek altına alıyor. 16 Şubat - 13 Nisan 1946 tarihleri arasında 18 sporcu / 17 tur şeklinde döner sistemde oynanan turnuvanın mükâfatları ise aşağıdaki şekildeymiş:

Birinci: 200 Lira
İkinci: 125 Lira
Üçüncü: 75 Lira
Dördüncü: 50 Lira

Ayrıca, son beş turda en iyi neticeyi alıp da yukarıdaki mükâfatlardan birinden faydalanmayan oyuncuya 25 Lira ve en güzel partiyi oynamış galibe de 25 Lira'lık bir "güzellik mükâfatı" bulunuyormuş. Derece iddiasını yitirmiş olan sporcular için, son turlarda amaç bulabilmeleri için ne de güzel bir düşünce, değil mi?

Ülke satranç yazınına önce 1943 tarihinde armağan ettiği "Modern Satranç" kitabıyla, daha sonra ise İnkılap Kitabevi'nden çıkmış çeşitli eserlerle çok büyük katkı vermiş olan Selim Palavan'ın turnuvayı en yakın rakipleri Musa Tebi ve Mübin Boysan'ın önünde, 3 puan farkla kazanması dikkat çekiyor. Ali Rıza Alpar bu neticeyi şu şekilde yorumluyor: "...Turnuvanın başından itibaren Palavan yüksek kabiliyetini ve beynelmilel bir kuvvette üstat olduğunu ispat etti. Sekizinci turda Kornfilt'e ve 17. turda da Nevzat Süer'e yarımşar puan vererek hiçbir oyun kaybetmeden, bütün puanların %94,1 gibi yüksek bir vasati ile birinci gelmiştir. Bu oyuncunun kuvvetinin sırrı, uzun senelerden beri devam edegelen turnuva tecrübesi ve aynı zamanda oyunun her safhası hakkındaki derin ve esaslı bilgisidir. Palavan aynı zamanda kuvvetli bir satranç muharriridir. Bilindiği gibi, 1943 yılında 'Modern Satranç' adlı çok yayılan bir kitap yazdığı gibi, halen İsviçre'de basılmakta olan aynı mevzuda Fransızca büyük bir eser daha hazırlamıştır..."

Palavan'ın Eylül 1946'da İzmir'deki Fuar Turnuvası'nı da Boysan ve Poraponov (Bilyap) önünde birinci bitirdiğini vurgulayalım. Döneminin açık ara en önde gelen oyuncusu olan Palavan'ın İsviçre'de basıldığı söylenen kitabını hangimiz merak etmiyor ki?

Ali Rıza Alpar hiçbir oyuncuyu ayırt etmeksizin, tüm katılımcıların performanslarını öznel bir biçimde değerlendiriyor. Esas dikkat çeken nokta ise, Alpar'ın yazısının sonuna saklanmış: Katılımcılardan, Türkiye Satranç Mecmuası'nın problem mütehassısı ve memleketin en kıdemli ve en olgun problemcisi Robert Sargologo'nun 'Turnuvaya İştirak Edenlere' ve 'Bay Selim Palavan'a ithaf ederek kurguladığı iki ayrı mat problemi!

Bu çabalar, satrancın hiç de aceleye getirilmediği o dönemlerde, ne denli özenli çabalar gösterildiğini kanıtlar nitelikte!

Sıra kitabın büyük bir bölümünü teşkil eden 'Partiler' bölümüne geliyor.

Oyuncuların elde ettikleri derecelere göre, 18 ayrı parti galip tarafın bir fotoğrafı ve alttaki 'tahlilleri' ile okurlara sunuluyor. İlk oyun, aynı zamanda turnuvanın güzellik mükâfatını kazanan Palavan - Poraponov partisi. Dilerseniz, bu harikulade mücadeleyi Selim Palavan'ın analizleriyle huzurunuza sunalım:

Her bir oyuncunun analiz ettikleri 18 oyun sonrasında, 'Bay Turhan Başak'ın iştirakiyle Teknik Heyet' 14 oyunu daha inceliyor. Ardından ise Musa Tebi, öğretici satranç kitaplarında gördüğümüz 11 başlıkta 'Oyunortasından Vaziyetler'i okurlarına sunuyor. Villi Kornfilt ise 10 farklı finali 'Seçme Oyunsonları' başlığı altında veriyor.

İlan niteliğindeki son sayfa ise, öncü satranççıların kitabı hazırlarken neyi amaçladıklarını aslında anlatıyor:

Kitap tanıtımını şu sözlerle toparlamak istiyorum. Ülkemizde satranç, satrancı gerçekten seven, onu ülke sathında yayma amacıyla var güçleriyle çaba gösteren bu değerli isimler sayesinde bir noktaya geldi. Ne yazık ki bizler, kendilerinin idealist yaklaşımlarını devam ettirecek gerekli adımları atmakta yetersiz kaldık. Tüm satrançseverlerin kendi gelişimlerine çaba gösterirlerken, birer satranç elçisi olduklarının farkına varmalarını, satranç kültürünün ülkemizdeki yükselişine katkıda bulunmayı kendilerine bir misyon edinmelerini diliyorum.

- 1946 İstanbul Satranç Şampiyonluğu Turnuva Kitabı (İstanbul Satranç Kulübü Yayınlarından - No:1; İbrahim Horoz Basımevi, İstanbul 1946.

Daha Fazla Haber

Unutulmayacak Satrançsever: Cengiz Şengül

Unutulmayacak Satrançsever: Cengiz Şengül

Moskova Satranç Müzesi

Moskova Satranç Müzesi